• Anasayfa
  • Favorilere Ekle

Aktif Ziyaretçi1
Bugün Toplam18
Toplam Ziyaret116117

Farkındalığını Uyandır

 İlim, irfan, ahlâk, iman adına aldığın gıdaları kâfi gelmiş zannetmen doygunluk hissini mi vermekte sana? Senin "doydum" zannettiğin sun'i ve sûri bir doyma olabilir mi acaba? Ölüm gelmediyse eğer bu hissin geliyor olması bir yerlerde eksik taşların olduğunun belirtisi değil midir? "Oldum" demen düşmenin ilk hali olan durmaktır. Sana "koş" demiyorum. Zira koşman her ne kadar hızlı düşünmeni sağlarsa da reflekslerin çok sağlam değilse daha çabuk düşmene sebep olabilir.

Sana diyorum ki; koşar adımlarla yürü!. Çünkü hem hızlı düşünür hem de yoluna çıkacak tehliklere karşı daha fazla dikkat kesilebilirsin. Korkarak değil, cesaretle ve  emin adımlarla yürü. Hele ki yürüdüğün yol istikamet yolu olsun. Yolunda tümsekler , taşlar, çukurlar, vahşi hayvanlar ve haşereler çokça bulunabilir. Bunları bertaraf edecek donanım ve cihazatın sende olduğunun şuuruyla yürürsen emniyette olabilirsin.

Sende olan doyma hissi maddi Dünya'nın sana verdiği morfindir. O morfin mânâda doyduğunu zannetirerek madde içinde doyumsuzluğu işler iliklerine. Farkındalık basit bir kavram olarak kalır zihninde. Madde ile mânâ dengesi bozuldukça hem biyolojik hem psikolojik, hem ailevi hem de toplumsal bozulmalar kaçınılmaz olacaktır. Sana verilene kanaat etmen, sana verilenin ötesine ulaşman için en önemli basamaktır. O basamağı görmezden geldikçe bırak ileri adım atmayı geriye doğru gidersin.

Farkındalığını uyandırmadan taşlar yerine oturmaz. Madde-mânâ dengesini yakalama.n zorlaşır. Madde ağır gelirse Dünya'yı salt maddeden, mânâ ağır gelirse salt hayâlden ibaret sanırsın. O halde farkındalığını uyandır! Uyandır ki selamet bulsun beden-akıl-kalp ve ruhun... 

Aynur Erden
kişiye özel telkin cd'leri için: kuranterapisi@gmail.com

Yorumlar - Yorum Yaz